Sen Özelsin!

C.S. Lewis’in şöyle bir sözü vardır, “Hiçbir insan sıradan değildir. Ölümlü olup da eşsiz olmayan hiçbir insan yoktur.” Ne kadar da doğru bir söz! Her birimiz Tanrı’nın yaratılışının benzersiz bir üyesiyiz.

İster inan ister inanma – birebir sana benzeyen bir kişi daha bulamazsın. Fiziksel görünüşün, sesin ve kişilik özelliklerin – alışkanlıkların, zekan, zevk aldığın şeyler – tüm bunların hepsi seni eşsiz kılmaktadır. Parmak izin bile seni diğer tüm insanlardan farklı kılmaktadır – buna geçmiş, bugün ve gelecekteki tüm insanlar dahildir. Sen kozmik bir fabrikanın montaj hattının ürünü değilsin; sen eşsizsin!

Ancak kimliğinin en önemli noktası Tanrı’nın seni Kendine benzer olarak yaratmış olmasıdır (Yaratılış 1:27). Tanrı O’nun yaratılışını paylaşabilesin diye seni yarattı; sevebilesin, gülebilesin ve O’nu bire bir tanıyabilesin diye yarattı. Sen gerçekten özelsin!

Kutsal Kitap Tanrı’nın senin üzerindeki tüm ilgisini gözler önüne sermektedir. Mezmur yazarı en güzel dualarından birisinde şunları kalem alır: “Sana övgüler sunarım, Çünkü müthiş ve harika yaratılmışım. Ne harika işlerin var! Bunu çok iyi bilirim” (Mezmur 139:14). Sen henüz doğmadan önce Tanrı seni tanıyordu. Ta o zamandan bugüne sadece ve sadece sana özel düşünceleri var, sevgisinden doğup gelen planları var.

Günah denen şeyin korkunçluğunu Tanrı’nın bize duyduğu ilgiyi sezmeye başladığımızda kavrıyoruz. Tanrı seni ve beni çok seviyor; buna karşın çoğu zaman ona sırtını çeviren taraf biz oluyoruz. Böyle yapmakla Tanrı’nın bizim için tasarladığı yaşam engellenmiş oluyor; merhametleri o merhametleri istemeyenlere gelmiyor.

Bu halimizle bile Tanrı için kıymetliyiz, çünkü O’nu aklımızın ucundan geçirmezken bile O bizi sevmeye devam ediyor. Bize tek tek büyük bir değer veriyor. Mezmur yazarının şu sözlerine şaşmamak gerekir, “Hakkımdaki düşüncelerin ne değerli, ey Tanrı, Sayıları ne çok!Kum tanelerinden fazladır saymaya kalksam. Uyanıyorum, hâlâ seninleyim” (Mezmur 139:17-18). Tanrı göklerde yaşayan duygusuz, buz kalpli bir hükümdar değildir. Acılarımızı hisseder; elemlerimizi paylaşır. Bizimle ilgilenir ve her birimizi sevecek kadar bize önem verir.

Aslında Tanrı bizi öylesine çok sever ki, günahlarımız uğruna biricik oğlunu feda etmiştir. “Tanrı’yı biz sevmiş değildik, ama O bizi sevdi ve Oğlu’nu günahlarımızı bağışlatan kurban olarak dünyaya gönderdi. İşte sevgi budur” (1 Yuhanna 4:10).

Sen ve ben Tanrı için bu kadar çok özel olduğumuzdan dolayı, Tanrı bizi bağışlamak istiyor ve bize tam, anlamlı bir hayat vermek istiyor. Kutsal Kitap, İsa Mesih’e güvendiğimiz ve hayatlarımızı düzene koymasına izin verdiğimiz an, “İsa Mesih’te Tanrı’nın şaheseri” olduğumuzu söyler (Efesliler 2:10). Kim bundan daha özel olabilir ki?

Evet, sen Tanrı için değerlisin! Eğer hayatını İsa Mesih’e henüz vermediysen şimdi aşağıdaki dua ile hayatını verebilirsin:

 

Rab, günahlarım uğruna benim yerime ölmek ve ölümden dirilmek üzere İsa Mesih’i gönderdiğin için teşekkür ederim. Öyle ki, bu şekilde senin affını kavrayabileyim ve sonsuza dek Seninle yaşayabileyim. Şimdi İsa Mesih’in benim Kurtarıcım olmasını istiyorum öyle ki beni nasıl yarattıysan öyle yaşayabileyim – Senin şaheserin olarak!

Kaynak: Ted Griffin

 

Duaya Mı İhtiyacınız Var?

Buraya Tıklayın